15 Temmuz darbe girişimi sonrasında çıkarılan ilk KHK olan 667 sayılı KHK'da
FETÖ ile irtibatlı bulunan memurların kamu görevinden çıkarılmasına yönelik
olarak şu düzenleme yapılmıştı
"14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa ve diğer mevzuata
tabi her türlü kadro, pozisyon ve statüde (işçi dahil) istihdam edilen personel,
ilgili kurum veya kuruluşun en üst yöneticisi başkanlığında bağlı, ilgili veya
ilişkili olunan bakan tarafından oluşturulan kurulun teklifi üzerine ilgili
bakan onayıyla kamu görevinden çıkarılır."
Bu maddeye göre, her kurumda bir komisyon kurulacak ve komisyonun teklifi üzerine
ilgili bakan onayıyla kam görevinden çıkarma olacaktı.
Bu usulü, Dışişleri Bakanlığı, Bilim ve Sanayi Bakanlığı uyguladı.
Ancak başbakan Binali Yıldırım geçtiğimiz günlerde TRT'de yaptığı açıklamada
farklı bir usul açıklamıştır.
Başbakanın açıklaması şu şekildedir:
"Çeşitli mecralardan gelen raporlar var. Elimizde 13 tane kriter var.
Bu kriterlerin tek tek hepsi gözden geçiriliyor, kurumlarda oluşturulmuş kurullar
var, o kurullarda değerlendiriliyor, ondan sonra bizatihi bakan
arkadaşlarımız konunun takipçisi, en sonunda Başbakanlığa geliyor, Başbakanlıkta
Müsteşarımızın başkanlığında oluşturulan bir değerlendirme ekibinde son süzgeçten
geçiyor ve nihayet deniliyor ki 'Şunlar, şunlar memuriyetten çıkarılmıştır'
diye listeler yayınlanıyor KHK'larla."
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin de görevine son verilecek öğretmenlerin
KHK eki listelerle atılacağını ve ilan edileceğini belirtmişti.
Hükümetin son dönemdeki açıklamalarına baktığımızda şunu söyleyebiliriz:
Kamu kurumlarında oluşturulan komisyonların teklifi ve Bakan onayıyla FETÖ'cü
memurları kamu görevinden çıkarmak şeklindeki uygulamadan vazgeçilmektedir.
Bunun yerine, kurumlarda oluşturulan listeler, bakanlar tarafından inceledikten
sonra, bir kez de Başbakanlık tarafından incelenecek ve son liste yayımlanacak
Kanun Hükmünde Kararnamelerde ilan edilecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder